Maddenin enerjisel boyutu görülmediği için, çoğu kişi tarafından arzu edilenler olmuyormuş gibi düşünülebilr hatta nasılına takılınabilir. Bu doğrultuda nasıla takılmak yerine şu hatırlanabilir. Enerjisel olarak varolan şeyleri görme aracı göz değil histir. Hisler enerjilerin görme aracıdır. İlk olarak enerji boyutunda yaklaştığınız gerçekliği hislerinizle görür daha sonra katılan bu enerji formu gözünüze madde olarak görülür. Bu gerçekliği gözardı etmediğinizde, arzu ettiklerinizle ilgili nasıla takılma durumu sizi etkilemez. İlk gözünüz enerjiyi gören göz yani hislerinizdir. Fiziksel olarak gören gözünüz ise yalnızca maddeyi görür.
Zaten, insan mekanizması gününü çoğunu gördüğünden ziyade düşündüğünü görerek geçirir. Gördüğü dışında düşündüğü şeyler de kendisinde bazı hisler oluşmasına sebep olur. Dolayısıyla normalde doğal olarak yapılan şeyi doğanızda gerçekleştirirseniz daha seçici ve etkili sonuçları hayatınıza çekebilirsiniz. Burada keskin olan duruş emin olmaktır. Gözünüzle gördüğünüz şeyleri gördüğünüzden emin olduğunuz kadar hissettiğiniz şeylerden de emin olursanız bambaşka sonuçlar elde edersiniz. Gözümle gördüm der gibi bir eminlikle "hissettim" dedikten sonra da bir kesinlik yaşarsanız, yaratımlarınız tam da arzu ettiğiniz doğrultuda olur.